22 Şubat 2015 Pazar

Biz çok şey yaparız, bir şey hariç...
Bizim sorunumuz çok açık. Bir intihar gördüğümüzde izleriz: " Nasıl atlayacak? Bence atlamayacak? Yemez. Salak, aptala bak ya" diyerek bir yok oluşu, bireysel bir savaşı, sancıyı izleriz. Atlasana lan ! deriz. Atla.. Zaten hayat boyunca sözel olarak dile getirmemekte, etkileşimlerimiz ile, paylaşım alanlarımızda, kamuda, masada, içerken, konuşurken, severken, ağlarken gizlice 'atlasana' diye fısıldamış oluruz..
Videoya çekeriz. Çünkü fenomen olabiliriz. İnsanlar ilk bizden izler, hepimiz gazeteciyizdir, hepimiz magazin muhabiriyizdir. Hepimizin içinde biraz televole yatar.
Bir veda videosu izlediğimizde: Allah'a bağlarız. Çünkü onun ile yatar-kalkarız. Yaşamanın zorluğunu, ondaki yükü görmez de, yatıp kalkıp ona ayıp oldu deriz. Sen kimsin ki?
Tavsiyeler veririz. Yapmasaydın böyle, yazık ettin kendine, psikologa gitseydin ya...
Unuturuz ki, nefesi tükenmiş birine bu tavsiyeler yaramaz, ruhu göçmüştür bedeninden, çığlık atsan, sesin, artık o ruhu tutamaz.
Küfrederiz yine. Çünkü başka bir yol bilmeyiz. Biz varızdır hatta, bizim doğrularımız vardır. O doğruya uymazsan küfrü hakkedersin. Çünkü tek gerçekliği reddetmiş oluruz. Yani eleştirenin fikrini!
Acırız. Çünkü bizler şevkat yuvalarıyızdır. Sarılmak isteriz belki ona, kendimizce isyan ederiz. 
Ve bunun gibi bir sürü şey yaparız. Hayatımızda anlatılacak bir anımız olmuştur. Şimdi ağlarız, yarın gülerek anlatırız. Her şeyi yaparız, hiçbir şey yapmayarak... Ah hele o canı giden bizim normlarımıza uymadımı.. İşte o zaman yakar yıkarız, dağıtırız ortalığı. Çünkü biz birizdir. Tekiz! Doğruyuz! O ne mi yaşamış? Önemsemeyiz... - Zaten ne yaşamış olabilir ki? Hep ondan daha beteri vardır hayatta ya da en kötüsünü biz yaşıyoruzdur ama direniyoruzdur hayata.- Bununla övünürüz... Bilmeyiz kanadı kırılan kuşun kaç gün acı ile kıvranacağını. Her kuşu bir belleriz de ona göre bir ömür biçeriz...
Aman Allah.. Biz çok şey yaparız biz. Ağlarız, kızarız, izleriz, güleriz. Çok şey yaparız
Sormayız, çünkü bunların cevabını biz zaten biliyoruzdur. Cevabını olduğu gibi çözümü de biliyoruzdur. Yaşadığımızdan belli değil midir?
ama bir şey hariç: Anlamaya çalışmayız hiç. Neden? Niçin? Algılar nedir? Boyutu ne olabilir? Söylenen bu veda sözü nereye denk gelir? Gözlerinde bir imdat çığlığı var mıdır?...
Biz çok şey yaparız, bir şey hariç..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder